BIENVENUE - WELCOME - HOSGELDINIZ .

SAYFAMA HOSGELDINIZ UMARIM BEGENIRSINIZ.

J'ESPERE QUE VOUS AIMEZ BIENVENUE SUR MON SITE.

I HOPE YOU LIKE WELCOME TO MY SITE.

Bayrak


Dalgalan! Ey! Bayrak!
.Sonsuzca Dalgalan!


1 Kasım 2011 Salı

Türk harfleri kabulu.


1 Kasım 1928′de Latin esasından alınan harfler, (Türk dilinin özelliklerini belirten işaretlere de yer vererek) “Türk harfleri” adıyla 1353 Sayılı Kanunla kabul edilmiştir. Yazı dilinde kullanılan Arap harflerinin yerine Türk harflerinin alınmasını ifade eden Harf Devrimi yapılmıştır.
1 Kasım 1928′de Latin alfabesine dayalı yeni Türk Alfabesinin kabulünden sonra, 24 Kasım 1928′de yayımlanan Millet Mektepleri Talimatnamesi gereğince, yurdun her köşesinde Millet Mektepleri açılmış, halka yeni harflerle okuma yazma öğretilmiştir. Atatürk bu çalışmalara “Millet Mektepleri Başöğretmeni” sıfatıyla katılmıştır

TÜRK HARF İNKILABI HAFTASI
1 - 7 Kasım
SAYI : B.08.0.MÜB.0.37.02.00/2453 16/10/1998
KONU : Türk Harf İnkılâbı Haftası
GENELGE
1998/104

İLGİ : a) 1 Kasım 1928 tarihinde kabul edilip, 3 Kasım 1928 tarih ve 1030 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbikı Hakkında Kanun ve ekinde Türk Alfabesi Levhası.
b) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası (42 nci Madde).
c) 14 Haziran 1973 tarih ve 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu (10 uncu Madde).

Ulu Önder Atatürk, kurucusu olduğu ve "En büyük eserim!" dediği "Cumhuriyet"in ilânından sonra;
• Okuma ve yazmanın herkese kolaylıkla öğretilmesi,
• Bilgi ve kültürün ülkenin her yanına yayılması,
• Türk dilinin bağımsızlığının sağlanması,
• Türkçenin Arap harfleriyle yazılışındaki zorluğun bir an önce giderilmesi,
• Türk dilinin yapısına uymayan Arap harflerinden kurtarılması ve yapısına en uygun lâtin esasından alınan yeni Türk harflerinin uygulanması amacıyla "Türk Harf İnkılâbı" yapılmasının gereğine inanmıştır.
Bu amaçlar doğrultusunda, 1927 yılında; "Türk Harf İnkılâbı" ile ilgili çalışmaların başlanmasına karar verilmiş ve Atatürk'ün emriyle, "Lisanımızda Lâtin harflerinin suret ve imkânı tatbikını düşünmek" üzere Millî Eğitim Bakanlığı tarafından kurulan Dil Komisyonu, 26 Haziran 1928'de çalışmalarına başlamıştır.
Atatürk; 9 Ağustos 1928 Perşembe akşamı İstanbul Sarayburnu'nda yaptığı konuşmada; "Arkadaşlar, bizim ahenkdar, zengin lisanımız yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir. Asırlardan beri kafalarımızı demir çerçeve içinde bulunduran, anlaşılmayan ve anlamadığımız işaretlerden kendimizi kurtarmak ve bu lüzumu anlamak mecburiyetindeyiz... Çok işler yapılmıştır. Ama bugün yapmaya mecbur olduğumuz son değil, lâkin çok lüzumlu bir iş daha vardır: Yeni Türk harflerini çabuk öğrenmelidir. Her vatandaşa, kadına, erkeğe, hamala, sandalcıya öğretiniz. Bunu vatanperverlik ve milliyetperverlik vazifesi biliniz." diyerek, harf inkılâbını başlatmış ve ülkemiz; öğrencisi bütün Türk ulusu olan, büyük bir okul hâline gelmiştir.
Türk ulusuna çağdaş bilim ve kültür yolunu açan; bizi biz yapan, diğer uluslardan ayıran, ulusal karakter ve irademiz ile manevî gücümüzün kaynağı, değerlerimizin temeli olan güzel ve zengin TÜRKÇEMİZİ ifade edecek yeni harflerle ilgili olarak Atatürk, 1 Kasım 1928 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisini Açış Nutku'nda; "Büyük Türk milleti, cehaletten az emekle, kısa yoldan ancak kendi güzel ve asîl diline kolay uyan böyle bir vasıta ile sıyrılabilir. Bu okuma yazma anahtarı ancak, Lâtin esasından alınan Türk alfabesidir." demiştir.
AYNI GÜN, "TÜRK HARFLERİNİN KABUL VE TATBİKI HAKKINDA KANUN", TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ'NDE KABUL EDİLMİŞ VE 3 KASIM 1928'DE RESMÎ GAZETE'DE YAYIMLANARAK YÜRÜRLÜĞE GİRMİŞTİR. (Kanun No : 1353).
Atatürk'ün önderliğinde kabul edilen Türk alfabesini, Türkçemizi yaşatmak, korumak, ülkemizin geleceği açısından büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle Harf inkılâbıyla bağımsızlığına kavuşan ana ve resmî dilimiz olan güzel Türkçemiz; ulusal birliğimiz, dirliğimiz, beraberliğimiz ve Devletimizin sonsuza kadar yaşaması bakımından en büyük güvencemizdir.
Çünkü dil; bir ulusun nesillerini birbirine bağlayan, devamlılığını sağlayan ve kökü tarihin derinliklerine dayanan bir anlaşma aracı olup; düşüncenin kendisi, millet olabilmenin ilk koşulu; ilerleme ve kültürün de temelini oluşturur.
Geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımıza ana dilimiz Türkçeyi, anlam ve önemine uygun olarak öğretmen görevi ise, okullarımızda geleceğimizin mimarı olan değerli öğretmenlerimize düşmektedir.
24 Kasım 1928 tarih ve 1030 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "Millet Mektebi Teşkilâtı Talimatnamesi" ile Ulu Önder Atatürk, "BAŞÖĞRETMEN" unvanını aldığından, bilindiği üzere o günün anısına, her yıl 24 Kasım tarihinde, Öğretmenler Günü kutlamaları yapılmaktadır.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN 75. YILINI COŞKUYLA KUTLADIĞIMIZ 1998 YILINDAN İTİBAREN; 1 KASIM TARİHİ VE ONU TAKİP EDEN HAFTA, BUNDAN BÖYLE; "TÜRK HARF İNKILÂBI HAFTASI" OLARAK KUTLANACAKTIR


989, milli eğitim bakanı imalı duyurusu
kaynak:ogretmen forum.net

Hiç yorum yok: